ÇIPLAK KAL


nicedir dokunuşlar çakmaktaşı bu iklimde
gülüşler günahtan gerdanlık
sevişmeler göz yordamı
çıplak kal
bir çift güvercin olsun memelerin
gagasında göç külfeti, aşk kırıntısı
beni işgal etsin, çıplak kal

şimdi susam kavrulur bizim orda
mavi yarpuz şimdi
buğday kırılır bizim orda
akşam alacası şimdi
narin andız bizim orda
her ceylana buzrengi bir dağgölü
benim içim kor kor
kızıl kor

küfürbaz kalkıyorum
ayıp sinmiş her masadan
türünü bilmediğim bir kuş oluyorum
kanatlarım gök yorgunu, tünek arıyorum
deprem korkuyorum
çaglayan düşünüyorum
ip kopuyorum . . .
çıplak kal
pul kadar örtük yeri kalmasın
zarf beyazı etinin
çıplak kal
tenin namusudur kainatın
endamın kavaklarla aynı türküye dursun
tabanca gibi tehditkar memelerin
beni vursun
diriltsin vursun, dirltsin vursun

çıplak kal başım için
ve koru saçlarını bulutlardan
yağmurlarla yıkanmasın parmaklarımın izi
taş çatlasa otuz bin gün şurda konukluğumuz
daha kaç yazçiçeği çeker ki nazımızı?


                Hamdi Özyurt


Geri "Siirler alfabesine" sayfasina

Geri "Sairler alfabesine" sayfasina